KıbrısManşet

Yollarda ölüyoruz!

Trafik Farkındalık Haftası’nda, Kıbrıs’ın kuzeyindeki tablo pek de iç açıcı değil…


İLK 4 AYDA 8 ÖLÜMLÜ KAZA… 2021 yılının ilk 4 ayında 8 ölümlü trafik kazası gerçekleşti. Mart ayında 249 kaza oldu ancak 8 ölüm var… Uzmanlar ülke şartlarına göre bu rakamın oldukça yüksek olduğunu söylüyor…  Yüzde 40-50’ye yakın ölümlü kazaların sebebi ise; emniyet kemeri bağlamamak… Alkollü araç kullanmak ve sürat de yollarda can kaybına sebep olan en önemli iki unsur… Düzgün yapılmayan ve bakımsız yollarımız da cabası…

YOLLAR DÜZGÜN DEĞİL, KAVŞAKLAR ÖZÜRLÜ… Trafik Kazalarını Önleme Derneği Başkanı Doç. Dr. Mehmet Zeki Avcı, 3-9 Mayıs Trafik Farkındalık Haftası nedeniyle değerlendirmelerde bulundu.  Avcı,  “Sürücünün sürati, alkolü, kayıtlarda yok ama uyuşturucu kullanıp kullanmadığı sürücü hatasına giriyor. Yollarımız düzgün değil, kavşaklarımız özürlüdür” derken ehliyet sınavlarının yetersiz düzeyde olduğunu da söyledi. Avcı, “Elleri doymadan ehliyet alıyorlar. Bu noktada en geri kalmış ülkelerin bile gerisindeyiz” dedi.

ARAÇ MUAYENE ALETİ YOK… Araç muayenesinde de eksiklikler olduğunu hatta Güney Kıbrıs’a otobüslerin geçememesinin teknik sebebinin muayenesiz araçlar olduğunu ifade eden Avcı, “ Salon araçlar için sadece Lefkoşa merkezde araç muayene aletleri vardır. Mağusa’da Girne’de Güzelyurt’ta maalesef yoktur. Ağır vasıta kamyon otobüs gibi araçları muayene edecek alet KKTC’ye hala daha alınmamıştır. Bütün otobüs ve kamyonların araç güvenliğinden endişe ediyoruz…” ifadelerini kullandı.

Trafik Kazalarını Önleme Derneği Başkanı ve Kıbrıs İlim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Doç. Dr. Mehmet Zeki Avcı, 3-9 Mayıs Trafik Farkındalık Haftası nedeniyle değerlendirmelerde bulundu. Avcı alkollü araç kullanmanın ve süratin kaza getirdiğinin altını çizdi. Diğer yandan ehliyet sınavlarının yetersiz düzeyde olduğunu söyleyen Avcı, “elleri doymadan ehliyet alıyorlar. Bu noktada en geri kalmış ülkelerin bile gerisindeyiz” dedi.

İLK 4 AYDA 8 ÖLÜMLÜ KAZA

Farkındalığı arttırmak için yapılan çalışmaların bu yıl pandemi nedeniyle online olarak gerçekleşeceğini ifade eden Avcı 2021 yılının ilk 4 ayında 8 ölümlü trafik kazasının gerçekleştiğine dikkat çekti ve şunları kaydetti, “Mart ayında 249 kaza oldu ama 2021 de bugüne kadar 8 ölüm var bu rakam yükseliyor. Bu ülkenin şartlarına göre de yüksek”

ÖLÜMLERİN YÜZDE 50’Sİ EMNİYET KEMERİ TAKMAMAKDAN KAYNAKLI

Her kazanın sürücü hatası olmadığını ancak sürücünün de kazada mutlak bir payı olduğunu söyleyen Avcı kazalardaki ölüm sebeplerinde en büyük etkenin emniyet kemeri takmamak olduğunu vurguladı. Avcı, “Her kaza sürücü hatası değildir ancak sürücünün de mutlaka bir payı var. Kazalardaki ölüm sebeplerine baktığımızda maalesef sürücü ve yolcuların emniyet kemeri bağlamaması da ölüm getiriyor. Ölümlü kazalara baktığımızda arabanın tüm şasesi sağlam ama içindeki sürücü ölmüş bunun tek sebebi emniyet kemeri bağlamama. Yüzde 40-50’ye yakın ölümlü kazaların emniyet kemeri bağlamamadan dolayı meydana geldiği biliniyor. Emniyet kemeri takmamak bilerek ölüme yaklaşmaktır.” dedi.

SÜRAT VE ALKOL KAZA GETİRİYOR

Avcı diğer etkenleri de şöyle sıraladı, “Sürücünün sürati, alkolü, kayıtlarda yok ama uyuşturucu kullanıp kullanmadığı sürücü hatasına giriyor. Yollarımız düzgün değil, kavşaklarımız özürlüdür. sığınmalı kavşak ve çemberler özürlüdür yani kaza yapmaya daha yatkınlardır. Yolları eğimi asfalt kalitesi araç kalitesi çok düşük olmaya başladı. Yeni alınan araçlar haricinde eskiyen araçlarda metal yorgunluğu var. Frenler, sistemler aşınmaya başlar bu araçla sürat de yapmaya kalkarsanız araba zaten durmaz, virajı kolay almaz.”

Avcı sözlerine şöyle devam etti, “Gazetelerde direksiyon hakimiyetini kaybetti diye klasik bir cümle var klasik bir cümle buna katılmıyorum. O masum bir sürücü getiriyor arkasında. Hayır sürmeyi bilmedi, arabaya hakim olmayı beceremedi demektir. Bu yollarda acele etmek sürat yapmak maalesef kaza getiriyor.”

MOTOSİKLET SÜRÜCÜLERİ KENDİLERİNİ KORUMUYOR

Büyük araçların küçük araçları korumadığına ancak motosikletlerin kendini de korumadığına dikkat çeken Avcı, “Araç sürücülerimiz maalesef daha zayıf araçta olanları korumuyor. Kamyon arabayı araba motoru, motor bisikletliyi, bisikletli yayayı korumuyorlar. Bu önemli bir faktör motosikletli kendisin koruyamıyor bir bakıyorsun aradan geçmeye çalışıyor, karşı şeritten geçiyor hem arabalar onları korumuyor hem de onlar kendileri korumuyor. Bunlarda maalesef o üzücü olayları bize getirebiliyor” dedi.

ARAÇ MUAYENE ALETİ YOK

Araç muayenesinde de eksiklikler olduğunu hatta Güney Kıbrıs’a otobüslerin geçememesinin teknik sebebinin muayenesiz araçlar olduğunu ifade eden Avcı, “ Salon araçlar için sadece Lefkoşa merkezde araç muayene aletleri vardır. Mağusa’da Girne’de Güzelyurt’ta maalesef yoktur. Ağır vasıta kamyon otobüs gibi araçları muayene edecek alet KKTC’ye hala daha alınmamıştır. Bütün otobüs ve kamyonların araç güvenliğinden endişe ederiz. Çünkü teknik muayenesi yok gözle yapılan muayene de muayene değildir. Ama ilginç tarafı da vatandaşta devlette memnun hükümet edenler muayene ettik gibi bakıyor parasını aldım diyor, vatandaşta ben nasılsa parasını verdim muayeneden de rahatlıkla geçtim diyor. Ama insan hayatı tehlikede özellikle gelişmiş ülkede toplu taşıma yapan araçlar ağır yük taşıyan araçların teknik muayenesi çok çok önemlidir. Onların frenlerinin tutmaması yoldan çıkması toplu katliam getirir ama maalesef ülkemizde bugüne kadar hala bu alet alınmadı.   Güney’de otobüs ve kamyonlarımızın geçirilmemesinde teknik sebep budur. Araç muayene aleti yok gel bizde muayene ol diyor ama bizde birçok araç makinadan geçebilecek durumda değil” dedi.

2017’DEN BERİ TÜZÜKLERİN HAYATA GEÇMESİNİ BEKLİYORUZ

Trafik Kazalarını Önleme Derneği faaliyetlerine de değinen Avcı, “AB yol güvenlik çalışmalarında derneğimiz temsil edildi 4 tüzük yapıldı biri şoför okulları düzenleme, müfettiş ve sınavların yapılışı, sürücüler sağlık ve trafik tüzüğü olmak üzere 4 tüzük komisyon tarafından hazırlandı. Bu tüzükler trafik anayasası gibidir. Bu tüzükler olmazsa olmaz ancak bu tüzükler 2017’de yürürlüğe girmesi gerekirken hazırlıkları yapılamadığı için yürürlüğe giremedi. Bu tüzükler geçmezse bu trafik düzelmez insan sürücü kalitesi yükselmez” dedi.

UYUŞTURUCU YASASI ÇOK GÜZEL ENGELLENDİ

Sürücülerde uyuşturucu yasasının bir türlü hayata geçirilmemesine sitem eden Avcı, “Sürücülerde uyuşturucu yasası çok güzel engellendi. Bu yasa yapılmak istenmedi ama iki yılı aşkın süredir Ulaştırma Bakanlığı’nın ağırlığını koyması üzerine Sürücülerde Uyuşturucu Testi Yasası yapıldı. Bu yasa mecliste beklemektedir. 4-5 ayı da doldurdu ama hiçbir milletvekili kılını kıpırdatıp bunu düzetmek için adım atmadı. Sorumluluk bakanlıklardadır ama 49 milletvekilimiz uyuşturucu testinin yapılması için bir adım atmıyorsa devlet yetkilileri bir adım atmıyorsa ben bu ülkede uyuşturucu mücadelesi yapıldığına inanmıyorum. Testi istememizi esas sebebi kullananların kullanırken korkmaları, yola çıkıp insan hayatını tehlikeye atmamaları ama polis raporlarına bakıyoruz sürücünün cebinde uyuşturucu bulundu, ama kanında var mıydı? Yasayı yapmadık ki bakalım. Uyuşturucu kullanan birinin araba kullanması tedavi olana kadar engellenmeli ama bizde uyuşturucu kullan biri yakalanırsa mahkemeye çıkarılır teminatla serbest bırakılır bunlar ciddi önlemler değildir” dedi.

Ülkemizde kazalarda sonra uyuşturucu testi yapılmamasının büyük bir eksik olduğuna vurgu yapan Avcı, “Kazalarda uyuşturucu etkisinde yapılan kazaların oranını ne yazık ki test yapılmadığı için bilmiyoruz. AB’de bu ülkede uyuşturucu kullanıp kaza yapan kişi var diye sordu cevap 0 olunca hayretler içinde kaldılar. Ama test yapılmadığını öğrendiklerinde çok daha fazla şaşırdılar” ifadelerini kullandı.

GERİ KALMIŞ ÜLKELERİ BİLE GERİDE BIRAKTIK

Ülkemizde ehliyet sınav sisteminin de eksikleri olduğunu kaydeden Avcı, “Ülkemizde ehliyet sınav sistemi çok geride kalmış bir sistem. Geri kalmış ülkeleri bile bu konuda geride bıraktık. 18 yaşını dolduran müracaat ediyor 10 dersin 2’si gece sürüşü olmak zorunda ama covidden dolayı gece sürüşü yapılamıyor orada bir tüzük ihlali var. Hiçbir sağlık kontrolünden geçirilmeden bu eğitimler veriliyor. sözlü sınavla öğrenci ehliyeti veriliyor. Sözlü sınav dünyada kaldırıldı. Şoför okullarının kullandığı kitaplar resmi kitaplar değildir. Resmi kitap vardı ama hiçbir zaman kullanılmadı.   10 dersten sonra öğrenci sınava giriyor ve ehliyet sahibi olabiliyor.  Bir öğrenci ehliyeti aldığı ertesi gün 100 km ile araba sürme hakkına sahip oluyor. Bunlar yanlış olanlardır. Ehliyet alanların yüzde 30 yani on kişiden 3’ü il iki yıl içinde kaza yapıyor bu rakam çok yüksek. Elleri doymadan ehliyet aldıkları bir gerçek. Ehliyete başvuranların yüzde 90 küsuru ehliyet sınavından geçiyor ehliyetli olmak arabayı sürmeyi biliyor demek değildir ülkemizde.  Bu tüzükler hazır, ulaştırma bakanlığının bunları hayata geçirmesi gerekiyor ama engellemeler daha başarılı oluyor galiba bu tüzüklerin geçmesini birçok insan istemiyor” diye konuştu.

ALKOLLÜ ARAÇ KULLANMAK ADAM ÖLDÜRMEYE NİYETLİYİM DEMEKTİR

Alkollü araç kullanmanın adam öldürmeye niyetli olmak olduğunu söyleyen Avcı, acı tecrübeler yaşanmaması için alkollü araç kullanımının engellenmesi gerektiğini savundu. Avcı, alkol limitlerinin de yüksel olduğuna değindi ve şunları kaydetti, “Bir yıla yakın süredir alkollü araç kullanımının artması yanında esas tehlike alkol kullanım limitlerini artması. Alkollü araba kullanmak öldürmeye niyetliyim demektir. Bizde istemeden adam öldürmeye sokup vatandaşı korkutmuyorlar. Polis orada para cezası ve 100 puan ceza kesiyor. 3 ay ehliyetine el konuluyor ama 3 ay sonra hiçbir yaptırım gücü almadan araç kullanmaya devam ediyorlar.  Alkollü sürüşü durdun dedik. Alkollü araba sürüp ölüme sebebiyet veren istemeden öldürmeden yargılanmamalı bu bilerek öldürmedir. Bunun bir farkı yok.”

SİYASİLER GÜLÜCÜK DAĞITARAK DÜZELTEMEZ

Trafik kazalarını önlemek için 2 saat yolların denetlenmesi gerektiğini ifade eden Avcı sokağa çıkma yasağında dahi kazaların olduğuna dikkat çekerek, KKTC’de korkusuz araba kullanıldığını ancak yasaların yaptırım gücüyle bireylerin yasalardan korkması ve kurallara uyması gerektiğini söyledi. Diğer yandan ehliyetsiz çocuk yaşta sürüşlere de değinen Avcı, “Ehliyetsiz sürüşlerden dolayı çocuklar ölüme sebebiyet verdi ve çocuklar öldü bu ülkede. Kim verdi bu arabaları? Bunu nasıl önleyeceksiniz? Siyasiler gülücük dağıtarak düzeltemezler. Ehliyetsiz sürülen arabalara emare olarak el konulmalı. Hangi anne baba çocuğuna araba verir o zaman?” diye sordu.

KİMSENİN HAYATINI KARARTMAYIZ

Son olarak sürücülere seslenen Avcı, “Bu güzel ülkemizin trafiğini düzeltelim. Bu ülkenin siyasetini düzelmek için kaç kişi Cenevreye gitti. Neden bunu yapıyoruz? Huzurlu yaşamak, ölmemek için. Peki trafikte neden bunu yapmıyoruz? Huzursuzuz, trafikte ölüyoruz bunun için neden çaba harcamıyoruz?  En üst düzey makamlardan başlayarak trafik için düzenleme yapmamız gerekir. Masum insanlar ölüyor sebep olanlar önlem almayanlar evde çayını içiyor ama diğer taraf ağıt yakıyor.  Yeni yollar yapılıyor ama bakacak para ayırmazsak 5 sene sonra çürümüş olur biz devlet isek yollarımıza bakacağız insanımızı da korkutacağız. Bu memleket hepimizin kimsenin hayatını karartmayın” ifadelerini kullandı.

Diğer Haberler

Başa dön tuşu