KıbrısManşet

Vatandaş otorite boşluğundan şikâyetçi

Ülkede otorite boşluğu olduğuna ve devletin ağırlığını hissettirmediğine değinen vatandaşlar, özellikle casinoların yurtdışından gelenlerin devletin koyduğu kuralları hiçe saydıklarından yakındı

GIYNIK ÖZEL

Vatandaşlar, ülkeye girişler için belirlenen kuralların yetersizliğinden ve uygulanmamasından şikâyetçi. Ülkeye ithal olarak gelen ve normal şartlarda test sonuçları çıkana kadar izole olması gereken yeni pozitif vakalarda temaslı kişiler ortaya çıkıyor. Para hırsından dolayı toplum sağlığı hiçe sayılıyor. Ülkede otorite boşluğu olduğuna ve devletin ağırlığını hissettirmediğine değinen vatandaşlar, özellikle casinoların ve yurtdışından gelenlerin devletin koyduğu kuralları hiçe saydıklarından yakındı.

“OTELLER VE CASİNOLAR NE İSTERSE O OLUYOR”

Otellerin ve casinoların baskıları nedeniyle devletin yurtdışından gelenleri kendi otoritesi altında karantinada dahi tutamadığına değinen vatandaşlar, “Elini kolunu sallayan ülkeye geliyor. İzole olması gereken kişiler, kendi inisiyatiflerine ya da otellerin insafına bırakıldığı için daha adaya ayak basar basmaz kumar da oynuyor, havuza da giriyor, denize de giriyor ve çıkıp sokaklara geziyorlar da. Hiçbir devlet kendi kontrolünün ve otoritesini başkalarının eline bırakmaz” diyerek hükümetin artık yumruğunu masaya vurup devletin varlığını hissettirmesi ve kurallara ihlal eden gerek kişilere gerekse otellere en ağır cezaları uygulaması gerektiğini vurguladı.

“KURALLAR BİR TEK BİZE Mİ VAR”

Pandemi döneminde devletin kendi vatandaşlarına yönelik maske takma zorunluluğu, sokağa çıkma yasağı, geceleyin sokağa çıkma yasağı, ilçeler arası seyahat yasağı gibi uygulamaları devreye koyup bunları denetleyebildiğine ve yüzlerce kişiye kural ihlalleri için cezalar uygulandığına dikkat çeken vatandaşlar, kendi vatandaşına bu kadar katı kuralları uygulayabilen devletin, yurtdışından gelenlereyse ‘gelen ağam, giden paşam’ mantığıyla yaklaştığından şikayet etti.

VATANDAŞLAR NE DEDİ?

HASAN KARAKAŞ: DEVLET, OTORİTESİNİ HİSSETİRMELİ

Hasan Karakaş: “Yurtdışından gelip kuralları ihlal eden kişi eğer turistse derhal sınır dışı edilmesi, eğer vatandaşsa da mahkemede yargılanmalı. Ülkeye ayak bastığı anda kişilere kurallara uyacaklarına dair taahhütname imzalatılıyor ama kuralları ihlal edenlere hiçbir ceza uygulanmıyor. Bu tür kişiler turist dahi olsalar derhal sınır dışı edilmelidir çünkü onun topluma vereceği zarar bırakacağı paradan daha büyüktür. Otellerin de bu işin ciddiyetine varması gerekiyor. Eğer ki bir sorumluluk verilmişse otellerin bunu tam yerine getirmesi gerekiyor. Zaten hali hazırda devlete para lazım o zaman bu kuralları ihlal eden otellere ağır para cezaları kesilsin ve tahsil edilsin. Devlet ağırlığını ve ciddiyetini gösterecek gerekirse o oteli gidip kapatacak ki diğerlerine de ibret olsun. Bu işin esnekliği olamaz çünkü bu işin ucunda ölüm var. Devlet kurallara uyulmasını sağlamakla yükümlüdür. Hükümet toplum sağlığını en önde tutmak zorundadır, bunu da yapmıyorsa ve benim sağlığımla oynuyorsa en başta hükümet suçludur.”



SERHAN KUMRU: ALLAHA EMANET YAŞIYORUZ

Serhan Kumru: “Bir kural koyup buna uyulmasını denetimsiz şekilde insanların inisiyatifine bırakmak en büyük yanlış. Özellikle ülkeye kumar oynamak için gelen bir kişi için burada geçirdiği süre önemli. Hemen kumar oynamak istediği için ne sağlık düşünür ne de izole olmayı. En başta sistem yanlış. Yurtdışından gelenler karantina altında tutulacaksa bu süreyi devletin gözetimde olan bir yerde geçirmeli. Yani kurallar ihlal edilip de başkasına hastalık bulaştırdıktan sonra yaptırım uygulansa ne olacak. Önemli olan testi kırılmadan önlem alabilmektir. Allaha emanet yaşıyoruz desek yeridir. Ülkeye gelenler devlet tarafından izole edilmeli, kimsenin keyfine bırakılmamalı. Ülkeye gelenin hastalık bulaştırmak umurunda değil zaten, devlet olarak kontrolü insanların inisiyatifine bırakıp varlığını hissettirmezsen kimsenin kurallara uymasını da bekleyemezsin.”


 


HAYATİ ERKEN: GÜCÜ OLANA KURAL İŞLEMEZ

Hayati Erken: “Bu memlekette torpili olana karantina da işlemez, bıçak bile işlemez. Parası olan ülkeye özel uçakla da gelir, özel yatıyla da gelir, kumarını da oynar her türlü zevkini yapar. Kurallar ve cezalar sadece gariban vatandaşlar için geçerlidir. Gücü olana kimse dokunamaz.”

 

 


 

 

ARİF DERİNDAĞ: SİYASİ İRADE YOK

Arif Derindağ: “Burada bir devlet yapısı yok ki ağırlığı olsun. Siyasi bir irade koyamıyorlarsa meclisin kapısını kilitleyip anahtarı teslim etsinler. Kuralları hiçe sayanlara gerekli cezai yaptırımları uygulayacak bir irade yoktur. Başka bir yerde olsa bu kadar ihmalden ve ihlalden sonra yetkililer, ‘biz bu işi yapamıyoruz’ diyerek çoktan istifa ederdi. Bu ülkede yapanın yanına kalıyor. Vatandaşlar olarak ancak canımız sıkılır ve stres yaparız ve çektiğimiz stresle otururuz yerimize. Halkı kendi haline bıraksalar çok daha mutlu olacak.”



YAVUZ YÜRÜKOĞULLARI: ÜLKEDE HİÇBİR ALANDA SİSTEM YOK

Yavuz Yürükoğulları: “Karantina kurallarına uyma tamamen bilinçsiz insanların inisiyatifine bırakıldı. Türkiye’de insanlar trafik kurallarına uyanlara bile deli gözüyle bakıyorlar. Şimdi siz bu insanların bu ülkeye gelince kendi istekleriyle kurallara uymasını nasıl bekleyebilirsiniz. Bir çuval inciri berbat ediyorlar. Uygulayamadıkları bu karantina sistemi nedeniyle bu küçücük toplumu hastalıktan kırıp geçirebilirler. Bu ülkede ne sağlıkta ne eğitimde ne ulaşımda hiçbir sistem yok. Devletin ağırlığı ve otoritesi hissedilmiyor. Ben 45 yaşındayım ve ilk kez devletin otoritesini pandemi döneminde hissettim. Hayatım boyunca ilk kez o dönemde devletin varlığını hissettim ama şu anda tamamen saldım çayıra mevlam kayıra şeklinde gidiyoruz.”


 

RAİF OMORFOLU: HÜKÜMET SÖZÜNÜ GEÇİREMİYORSA İSTİFA ETSİN

Raif Omorfolu: “Bana göre ülkeye girişlerde mutlaka 14 günlük karantina uygulanması gerekiyor. Ülkeye tüm kara, hava ve deniz girişlerinde bu uygulama yapılmalı. Kurallara uymayacak olan bu ülkeye gelmesin. Eğer hükümet ağırlığını koyamıyorsa ve kuralları uygulatamıyorsa hiç beklemeden istifa etsinler.”

Diğer Haberler

Başa dön tuşu