Kızılyürek: Kıbrıs’ta AB tarafından finanse edilen bir ortak sağlık Komitesinin adanın tamamı için olumlu etkileri olacağına inancım sonsuzdur

Avrupa Parlamentosu Akel Milletvekili Niyazi Kızılyürek, Kıbrıs’ta toplumların sağlık konusunda iş birliği yapabilmesi için Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk üyelerin, Avrupa Birliği’nden bilim insanları ile birlikte yer alacağı bir Ortak Sağlık Komitesi kurularak çalışmaya başlaması için AB Finansmanı talep etti.

AP Üyesi Kızılyürek, Avrupa Komisyonu’nun Sağlık ve Gıda Güvenliğinden sorumlu Komiseri Stella Kyrikades’e hitaben yazdığı mektupta, böylesi bir komitenin eski Lefkoşa Uluslararası Havaalanı’nın BM bölgesinde veya her iki toplumun da kolayca erişebileceği herhangi bir yerde faaliyet göstermesi gerektiğini belirtti.

Kızılyürek komiteye sağlanacak AB finansmanının iki toplumun sağlık konularında iş birliğini artırmak ve bugün karşı karşıya olduğumuz çeşitli sorunların üstesinden gelmeye yardımcı olacağını, ayrıca gıda ve güvenlik standartlarının da uyumlu hale getirilmesi açısından önemli olduğunu kaydetti.

KOVİD-19 salgınının dayanışma ve iş birliğinin çok büyük bir öneme sahip olduğunu açıkça gösterdiğinin altını çizen Kızılyürek, Kıbrıs’ta AB tarafından finanse edilen bir ortak Sağlık Komitesinin adanın tamamı için olumlu etkileri olacağına dair inancının tam olduğunu söyledi.

Avrupa Komisyonu adına Komiser Kyrikades, AP Üyesi Kızılyürek’e cevaben yazdığı mektupta Pandeminin halk sağlığına yönelik tehditlerle mücadelede iş birliği ve koordinasyonun önemini daha da netleştirdiğini ve Kıbrıs Rum ve Kıbrıs Türk toplumları arasındaki sağlık konularında iş birliğinin artırılmasında daha fazla adımın atılmasının kesinlikle yararlı olacağına inandığını belirtti.

Düzenli teknik uzman toplantılarının önemine dikkat çekilen mektupta Avrupa Komisyonu’nun mevcut iki toplumlu mekanizmaları daha da güçlendirmek gerektiğine inandığı ve bu yönde Kıbrıs’taki ilgili tüm taraflarla bilgi alışverişini sürdürmeye kararlı olduğu belirtildi.

Kyrikades, mektubunda Avrupa Komisyonu’nun tek amacının tüm Kıbrıslıların yararına iki toplum arasında iş birliğini daha da güçlendirmek olduğunu yineledi ve bu önemli konuyu Avrupa Komisyonu’na ilettiği için AP üyesi Niyazi Kızılyürek’e içten minnettarlığını dile getirdi.

Kızılyürek’in Avrupa Komisyonu’nun Sağlık ve Gıda Güvenliğinden sorumlu Komiseri Stella Kyrikades’e hitaben yazdığı mektup:

“Saygıdeğer Komiser, Sevgili Stella, Tarafınızdan, Kıbrıs’ta sağlık konusunda ortak iş birliği için AB tarafından finanse edilen Ortak Sağlık Komitesi (CHC) oluşturma fikri üzerine görüş alışverişinde bulunmak için toplantı talep ediyorum. Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk üyelerin, Avrupa Birliği’nden bilim insanları ile birlikte bu Komitede yer almasını öngörüyorum.

Eski Lefkoşa Uluslararası Havaalanı’nın BM bölgesinde veya her iki toplumun da kolayca erişebileceği herhangi bir yerde konuşlanacak bu komiteye sağlanacak bütçe sağlık konularında iş birliğini desteklemek ve toplumların iş birliğini sağlamak için kullanılabilir. Ortak Sağlık Komitesi, bugün karşı karşıya olduğumuz çeşitli sorunların üstesinden gelmeye yardımcı olacak, aynı zamanda gıda ve güvenlik standartlarını uyumlu hale getirecek ve iki toplum arasında uzun süreli iş birliğine katkıda bulunacaktır.

KOVİD-19 salgını, hepimiz için dayanışma ve iş birliğinin çok büyük bir öneme sahip olduğunu açıkça göstermiştir. Kıbrıs’ta AB tarafından finanse edilen bir ortak sağlık Komitesinin adanın tamamı için olumlu etkileri olacağına inancım sonsuzdur. Daha fazla ayrıntıyı tartışmak için bir toplantı için olumlu bir cevap bekliyorum, Saygılarımla, Niyazi Kızılyürek.

Avrupa Komisyonu’nun Sağlık ve Gıda Güvenliğinden sorumlu Komiseri Stella Kyrikades’in cevabi mektubu:

“Sayın Saygıdeğer Üye, 2 Eylül 2020 tarihli ve sağlık konularında iş birliği için AB tarafından finanse edilecek Kıbrıs Ortak Sağlık Komitesi’nin kurulmasını öneren mektubunuz için teşekkür ederiz. Mevcut koronavirüs pandemisinin, halk sağlığına yönelik tehditlerle mücadelede artan iş birliği ve koordinasyonun önemini daha da netleştirdiğini ve Kıbrıs Rum ve Kıbrıs Türk toplumları arasındaki sağlık konularında iş birliğinin artırılmasında daha fazla adımın atılmasının kesinlikle yararlı olacağını katılıyoruz.

Bu amaçla, BM himayesinde faaliyet gösteren mevcut İki Toplumlu Sağlık Komitesi’nin nasıl daha da güçlendirilebileceğini, toplumların daha sık birlikte çalışması, deneyim paylaşımı ve tekrarın önlenmesi aracılığı ile sağlık hizmetlerinin planlanması ve verilmesinde nasıl daha etkili hale getirilebileceğini inceleyeceğiz.

Düzenli teknik uzman toplantıları, istatistiksel veriler ve sağlık bilgi araçları, sağlık emekçileri haritalandırılması ve planlanması, ortak hastalık alanları üzerine tıp fakülteleri ile araştırma programları, ilaçlara ilişkin fiyat bilgileri ve özel tedarikçiler için kalite denetimlerinin tasarımı alanlarında olası ortak çalışmalar için de temel teşkil edebilir. Ayrıca mektubunuzda bahsettiğiniz gıda ve güvenlik standartları boyutunun söz konusu İki Toplumlu Komite’nin çalışmalarına nasıl daha fazla dâhil edilebileceğini inceleyeceğiz.

Kıbrıs’ta iki toplum arasındaki iş birliğinin artırılmasına büyük önem verdiğimiz için, şu anda odak noktamızın hâlihazırda mevcut iki toplumlu mekanizmaları daha da güçlendirmek olması gerektiğine inanıyoruz. Son olarak, bu önemli konuyu bize ilettiğiniz için içten minnettarlığımızı bir kez daha ifade etmek istiyoruz. Kıbrıs’taki ilgili tüm taraflarla verimli bilgi alışverişimizi sürdürmeye kararlı olduğumuzu, tek amacımızın ise, tüm Kıbrıslıların yararına iki toplum arasında iş birliğini daha da güçlendirmek olduğunu da yeniden belirtmek istiyoruz. Saygılarımla.”