KıbrısManşet

Emekçi Kadınlar Günü ve Feminizm!

Bugün kadınların, kendi talepleriyle barış mücadelesinin, özgürlük mücadelesinin bağlantısını kurdukları şiarlarla alanlara çıkıp, yeni ve daha yaşanır bir dünya mücadelesini, güçleriyle ortak mücadele isteklerini dile getirdikleri bir gün!

Bugün dünya kadınlarının eşitlik ve özgürlük için mücadele günü!

Bugün, katliama dönüşmüş olan kadın cinayetlerine, kadına karşı şiddete karşı mücadele başta olmak üzere kadınların eşit haklar mücadelesi günü!

Bugün işçi kadınların, “eşit işe eşit ücret” ve kadın olmaktan gelen haklarının korunması ve geliştirilmesinin mücadele günü!

Bugün kadınların, kendi talepleriyle barış mücadelesinin, özgürlük mücadelesinin bağlantısını kurdukları şiarlarla alanlara çıkıp, yeni ve daha yaşanır bir dünya mücadelesini, güçleriyle ortak mücadele isteklerini dile getirdikleri bir gün!

Ve Feminizm (TDK): Toplumda kadının haklarını çoğaltma, erkeğinkiler düzeyine çıkarma, eşitlik sağlama amacını güden düşünce akımı, kadın hareketi… Yani erkek düşmanlığı değil…

O yüzden “Feministsin sen ya da Ben Feministim!” derken bir kez daha düşünelim…

Bir kadının hemcinslerinin haklarını koruması, karşı cins ile eşit olduğunu vurgulaması, hor görülmeye, hiçe sayılmaya, aşağılanmaya karşı tepki göstermesi, özgürlüğünü vurguluyor olmasının yanlışlığı nerededir?

Peki, “Ben feministim” diye her fırsatta bağıranların, doğal olan haklarını ve eşitliği savunurken karşı cinsi yerden yere vurmak, erkeklere tiksinerek bakmak ve ezmeye çalışması doğu mudur?

Ne yazık ki hala hak savunucusu kadınları “erkek düşmanı” veya “lezbiyen” olarak gören sığ düşünceli bir insan topluluğu var etrafımızda. Üstelik bu topluluğu sadece erkekler de oluşturmuyor. Aralarında kendi haklarının savunuluyor olduğunu fark edemeyen zavallı kadınlar da var.

Çocuk haklarını savunduğumuzda yetişkinlerden nefret mi ediyoruz? Hepimiz çocuk gibi mi davranıyoruz? Hayvan haklarını savunduğunda anırmaya veya havlamaya mı başlıyoruz? Bütün mesele bu…

Eşitlik denilen şey; kadın- erkek farkı ayırmaksızın İnsan olma hakkını savunmaktan geçiyor. Her koşulda eşit haklara sahip olmaktan geçiyor.

Kadın ve erkek insanlığın devamı için birbirinden ayrılamaz iki ham maddeyse eğer, üstünlük savaşı ve daha değerli olma çabası niye? Eşitlik dünyanın en harika olgusu… Herkesin kendi yetenek, mutluluk ve özgürlük alanları dâhilinde, müşterek hayatın huzurunu kaçırmayacak şartlarda yaşaması olağanüstü bir şey…

Bu nedenle eşitliği derinden benimsediğimizi ve erkeğin de kadının da birer insan olduğunu unutmayalım. Önce birey olarak hayatlarımızdan şiddeti uzaklaştırır, insanlara saygı, sevgi, merhametle muamele edersek, toplum olarak daha huzurlu, sağlıklı hale gelebiliriz.

Kadınların bu eşitlik ve özgürlük mücadelesi günü vesilesiyle, tüm kadınların Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlarım…

Diğer Haberler

Başa dön tuşu